Dünyada En iyi Bungalov Otelleri

Bir seyahat yazarı olarak, bana en çok sorulan soru hep aynı: “Şimdiye kadar kaldığın en iyi yer neresi?” İnanın, bu soruya cevap vermek o kadar zor ki. “En iyi” ne demek? En yumuşak yastık mı, en pahalı şampanya mı, yoksa manzarası en “Instagrammable” olan yer mi? Bana göre, “en iyi bungalov evler” listesi, bir evden çok daha fazlasını, bir hissi anlatan yerlerden oluşur. O his, dünyadan koptuğunuz, telefonunuzu unuttuğunuz ve sadece “o an”da kaldığınız  yerdir.   

Bu yüzden blog.bungalow.com.tr için hazırladığım bu liste, benim kişisel “en iyiler” listem. Bu listede hem dünyanın öbür ucundaki, ulaşılması zor bir rüya , hem de yanı başımızdaki Sapanca’da  veya Rize’de  bulduğum o beklenmedik huzur var. Bu bir lüks rehberi değil, bu bir “o anı” bulma rehberi.   

Burası benim için Maldivler’in zirvesi. Neden mi? Birincisi, ekvatorun hemen güneyinde , Addu Atoll’de yer alıyor. İkincisi, bu ada devasa. Diğer Maldiv adaları gibi 10 dakikada yürüyüp bitirmiyorsunuz. Tam 3 kilometre uzunluğunda , 17.000’den fazla hindistancevizi ağacıyla  kaplı bir ada düşünün. Herkese bir bisiklet  veriyorlar ve adanın bir ucundan diğerine orman içinden gitmek 15-20 dakika sürüyor. Bu, Maldivler’de eşine az rastlanır bir mahremiyet ve alan hissi demek.   

Deneyimlerime göre, burayı farklı kılan iki şey var. Birincisi, Maldivlerin tek golf sahası. “Maldivler’de golf oynadım” demek, anlatılacak en havalı anılardan biri. İkincisi ise villa seçenekleri. Bana “Ağaç Ev Villa” (Treehouse Villa)  teklif ettiklerinde önce şaşırdım. Maldivler’e gelip ağaçta mı kalınır? Evet. O yemyeşil ormanın içinde , yerden yüksekte, Tarzan gibi uyanmak, o dış mekandaki “jungle” duşunu  almak inanılmazdı. Ama sonra “Su Üstü Villa”ya (Water Villa)  geçtim. İşte o an, “Maldivler’e geldim” diyorsunuz. Odamın  terasından direkt o turkuaz okyanusa atlamak… Anlatılmaz yaşanır.   

Gelelim o “kendini çimdikleme” anına (pinch-me moment). Villamın terasında oturmuşum, gökyüzü o meşhur Maldiv gün batımında pembe ve turuncuya  dönmüş. Tam o sırada villamıza atanmış olan kişisel uşağımız (butler)  elinde bir şişe soğutulmuş şampanya ile göründü. İşte o an, “en iyi” kelimesinin anlamı tam olarak buydu.   

Şimdi size bir sır vereyim: Bu rüya otel pandemiden beri kapalıydı  ve hepimiz çok üzgündük. Ama taze bilgiye göre, 31 Aralık 2025’te yeniden açılıyor!  Bu bir geri dönüşten fazlası olacak, benden söylemesi.   

Dünyadaki En İyi Bungalov Evler

Villa Park Maldives

Villa Park Maldives

Villa Park Maldives

Eğer Shangri-La o sakin, aristokrat balayı inzivasıysa, Villa Park (eski adıyla Sun Island ) o enerjik, neşeli ve modern yüzü Maldivler’in. Burası da ülkenin en büyük tatil adalarından biri. Shangri-La’nın aksine, burası daha “romantik bir kaçamaktan çok aile tatil köyü”  havasında. Ama bu sizi yanıltmasın, lüks yine ön planda.   

Benim deneyimim bir “Lagoon Beach Pool Villa”daydı. Modern, aydınlık, beyaz ağırlıklı ama renkli dokunuşları olan bir tasarıma  sahipti. En sevdiğim yanı, o “yalın ayak lüksü” (barefoot luxury)  hissiydi. Villamın özel havuzundan çıkıp üç adımda o incecik beyaz kumlara, oradan da Hint Okyanusu’na  yürüyebiliyordum.   

Bence Villa Park’ın en güzel yanlarından biri, o “all-inclusive” konseptindeki cömertlikti. Minibarımın her gün bira, şarap ve atıştırmalıklarla  yeniden doldurulması, tatilin küçük ama önemli mutluluklarındandı.   

Soneva Fushi Maldives

Soneva Fushi Maldives

Ve işte listemin felsefe durağı. Soneva Fushi bir otel değil, bir yaşam biçimi. “Barefoot luxury” (yalın ayak lüksü)  konseptinin orijinali  ve bence en iyi uygulayıcısı.   

Deneyimim tekneyle adaya yaklaşırken başladı. Güler yüzlü bir ekip size “No News, No Shoes” (Haber Yok, Ayakkabı Yok) yazan bir çanta uzatıyor. Ve ayakkabılarınızı çıkarıyorsunuz. Tatil bitene kadar. İlk başta garip hissettim. Ama sonra… o kumun sıcaklığını, ahşabın dokusunu hissetmek… inanılmaz bir özgürleşme. Akşam yemeğine bile yalın ayak gidiyorsunuz. Kimse kimseyi süzmüyor, çünkü kimse “iddialı” (pretentious)  değil.   

Burası tam bir Robinson Crusoe  sığınağı. Her villa, sürdürülebilir malzemelerle  yapılmış ve ormanın içine mükemmel bir şekilde gizlenmiş. Bana göre Soneva’nın olayı, lüksü “eğlence” ile birleştirmesi. Villamızın ikinci katından direkt denize inen özel bir kaydırağı  vardı! İçimdeki çocuğu serbest bıraktım. Bir de tabii ki “Mr. Friday”  var. Robinson Crusoe’nun yoldaşına ithafen, size atanan kişisel yardımcınız. Her şeyi ama her şeyi o hallediyor. Soneva, lüksün tanımının “gösteriş” değil, deneyim olduğunu kanıtlayan bir yer.   

Ayada Maldives

Sapanca Ayada Maldives

Ayada Maldives

Ah, Maldivler… Okyanusun ortasındaki bu cennet adalardan bahsederken bile insanın içi bir hoş oluyor. Ayada Maldives ise, bence bu cennetin en özel köşelerinden biri. Gaafu Dhaalu Atoll’de, yani Maldivler’in güneyindeki el değmemiş bölgelerden birinde, özel bir adada yer alıyor.

Deneyimlerime göre, burayı özel kılan şey sadece beyaz kumlar ve turkuaz su değil. Buradaki “Ocean Villa” yani okyanus villaları, bungalov deneyiminin zirvesi. Düşünün; 108 metrekarelik devasa bir alan tamamen size ait. Villanızın terasında, okyanusun üzerine gerilmiş hamaklarda uzanıyorsunuz. Hemen yanınızda size özel bir dalma havuzu (plunge pool) var ve merdivenleriniz doğrudan o masmavi lagüne iniyor.

Bana göre en etkileyici detaylardan biri de, bazı süitlerde bulunan cam zemin panelleri. Oturduğunuz yerden, ayaklarınızın altından renkli balıkların geçişini izlemek… tarif edilemez bir his. Ayada, yedi farklı restoran seçeneği, ödüllü bir SPA (içinde Türk hamamı bile var!) ve kusursuz “butler” (kişisel yardımcı) hizmetiyle, o Maldiv rüyasını sonuna kadar yaşatıyor. Gerçek anlamda otantik Maldiv stiliyle lüksü birleştirmeyi başarmışlar.

St. Regis Bora Bora Resort

St. Regis Bora Bora Resort

Maldivler’i konuştuk, şimdi rotayı dünyanın diğer ucuna, Fransız Polinezyası’na, yani Bora Bora’ya çeviriyoruz. St. Regis, Bora Bora denince akla gelen ilk ve en ikonik tesislerden biridir.

Buranın olayı nedir derseniz, tek kelimeyle: Görkem.

Buradaki su üstü villaları, “büyük” kelimesinin yetersiz kaldığı bir mimariye sahip. En standart su üstü villasının bile 144 metrekare olduğunu söylesem! Yanlış duymadınız. Bu villalar o kadar geniş ki, içinde ayrı bir oturma odası, yatak odası ve devasa İtalyan mermeri banyolar bulunuyor. Kendinizi bir otel odasında değil, suyun üzerinde yüzen özel bir malikanede gibi hissediyorsunuz.

Ve tabii ki manzara… Villaların neredeyse tamamı, adanın simgesi olan görkemli Otemanu Dağı’na bakıyor. Sabah o manzaraya uyanmak, bence paha biçilemez. Bazı seyahat severler dekorasyonunu biraz geleneksel bulsada, bana göre bu durum otelin Polinezya ruhunu daha iyi yansıtmasını sağlıyor, soğuk ve minimalist bir tasarımdan çok daha sıcak.

Tesiste “Lagoonarium” adını verdikleri korunaklı bir lagün alanı bile var; burada güvenle şnorkel yapıp deniz canlılarını izleyebiliyorsunuz. St. Regis, abartılı lüksü ve inanılmaz bir alanı bir arada arayanlar için zirve noktasıdır.

Rize Nani Butik Otel & Bungalov

Rize Nani Butik Otel & Bungalov

Rize Nani Butik Otel & Bungalov

Listemde keskin bir U dönüşü yapıyorum. Tropik denizlerden, turkuaz sulardan; gürül gürül akan derelere, zümrüt yeşiline gidiyoruz. Burası, “en iyi bungalov evler” listemin en otantik, en “bizden” parçası.

Rize Nani Butik Otel & Bungalov , Çamlıhemsin’in tam kalbinde, Fırtına Vadisi’nin  hemen yanı başında. Kaldığım yer “Nehir Manzaralı, Balkonlu”  bir odaydı. Ve o “an”… Maldivler’de dalga sesiyle uyanmak  güzeldir. Ama Fırtına Deresi’nin o gürültülü, coşkulu sesiyle uyanmak… İşte bu bir deneyimdir. Balkona çıktım, hava serin, nemli, o yeşilin kokusu burnumda…   

Ve kahvaltı… Tesisle ilgili okuduğum “Sabah kahvaltısı güzeldi”  yorumu, o deneyimi anlatmaya yetmez. Gelen o mıhlama, o taze kaymak, o ev yapımı reçeller… Bence “en iyi bungalov” deneyimi, o yörenin ruhunu yaşamaktır. Lüks her zaman turkuaz deniz demek değildir. Bazen lüks, otantik bir mıhlamadır. Nani Butik Otel tam olarak bunu başarmış.   

Chapung Se Bali Resort

Chapung Se Bali Resort

Yeniden Asya’dayız. Ama bu kez Bali’nin kalabalık plajlarında değil, kültürel kalbi Ubud’dayız. Burası bir tasarım şaheseri. Geleneksel Endonezya mimarisini  alıp, o “cool” İskandinav tasarımıyla  birleştirmişler. Sonuç? “Mid-century modern”  bir orman sığınağı. Çok zevkli, çok şık.   

Kaldığım “Deluxe Pool Suite”  harikaydı, orman manzaralı özel havuzumda kendimi kaybettim. Ama benim aklımı alan yer otelin havuz barı oldu: Jungle Fish Pool Bar. Gözünüzün önüne getirin: Uçsuz bucaksız Ubud orman vadisinin  tam kenarında bir sonsuzluk havuzu. O havuzda, o yoğun yeşil ormana karşı bir şeyler içmek… o anı unutamam. Sanki medeniyetten kilometrelerce uzakta, ama lüks bir sığınağın tam içindeydim.   

Six Senses Ninh Van Bay Resort

Six Senses Ninh Van Bay Resort

Six Senses Ninh Van Bay Resort

Listemdeki en “ulaşılmaz” yer burası olabilir. Ve bunu kelimenin tam anlamıyla söylüyorum. Vietnam’daki Six Senses Ninh Van Bay’e karadan ulaşım yok. Nha Trang’dan sizi alıyorlar ve 20 dakikalık bir sürat teknesi yolculuğuyla  sizi dünyaya kapatıyorlar. O an “kaçış” başlıyor.   

Burası, mutlak mahremiyet arayanların kalesi. Benim tercihim “Rock Pool Villa”  oldu. Buradaki villalar “kayaların üzerinde” değil, “kayaların içine”  inşa edilmiş. Doğa bozulmamış, mimari doğaya uymuş. Dev granit kayaların arasına gizlenmiş  villam o kadar gizli bir yerdeydi ki, benden başka kimse yoktu. Kendi özel “plunge” havuzum  kayaların arasına oyulmuştu. El yapımı ahşap küvetimden  okyanusu izledim. Gösterişten uzak, ama sonuna kadar lüks.   

Pangkor Laut Resort

Pangkor Laut Resort

Pangkor Laut Resort

İşte yine çok özel bir konsept: Malezya’daki bu tesisin sloganı “Tek Ada, Tek Tesis” (One island, one resort). Ama adanın sadece küçük bir kısmı  tesis, geri kalanı 2 milyon yıllık  el değmemiş bir yağmur ormanı.   

Deneyimim “Sea Villa”da , yani su üstü bungalovunda başladı. Manzara  harikaydı. Ama burayı listeme alan asıl macera karada oldu. Sabah rehberli bir jungle trekking (orman yürüyüşü)  turuna katıldım. O ormanın içinde, rehberimizin bize adanın biyoçeşitliliğini  anlatmasını dinlerken, dev kertenkeleleri, maymunları ve en önemlisi o meşhur hornbill (boynuzgaga) kuşlarını  gördüm.   

Bazı yorumlar buranın yeterince “özel” olmadığını  söylese de, bence bu haksızlık. Evet, ana havuz alanı sosyal olabilir, ama siz benim gibi ormanın içine dalarsanız veya tepedeki “Hill Villa”lardan  birini tutarsanız (ki bence bunlar su üstündekilerden daha özel ), aradığınız o “private” hissi sonuna kadar yaşarsınız.   

Four Seasons Resort (Seyşeller)

Four Seasons Resort (Seyşeller)

Four Seasons Resort (Seyşeller)

“En iyi bungalov evler” listesi yapıp Seyşeller’i atlamak olmaz. Ama bir şeyi düzeltmeliyim: Four Seasons’ın Seyşeller’de birden fazla yeri var. Benim bahsettiğim, Mahé adasındaki , o meşhur granit tepelerin üzerindeki tesis.   

Olayı: Villalar. Bunlar bildiğiniz bungalov değil, bunlar “ağaç evi” (tree-house villa). O devasa granit tepenin yamacına serpiştirilmişler. Ve manzara… Bana göre, dünyanın en iyi manzaralarından biri. Villamdaki özel sonsuzluk havuzumdan  aşağıya, Petite Anse koyuna  bakıyordum. O koyun turkuazı , o beyaz kum… Ve ben, bir ağaç evinin tepesinde, bu manzarayı izliyorum. Villadan çıkmak istemiyorsunuz.   

Constance Prince Maurice (Mauritius)

Constance Prince Maurice (Mauritius)

Constance Prince Maurice (Mauritius)

Listemi “zarafetin” başkentiyle bitiriyorum: Mauritius. Bu tesisin her şeyden önce bir mimarisi  var. “Harmonious architecture”  diyorlar, yani “uyumlu mimari”. Doğayla, suyla o kadar uyumlu ki , her şey bir sanat eseri gibi duruyor.   

Ama burayı listeme alan asıl şey, bir yemek deneyimiydi. Restoranın adı: Le Barachois. Deneyimimi size şöyle anlatayım: Akşam oluyor. Sizi fenerlerle  aydınlatılmış, mangrov ağaçlarının  arasından kıvrılarak giden uzun, ahşap bir iskeleye yönlendiriyorlar. Yürüyorsunuz… Yürüyorsunuz… Ve sonunda, lagünün üzerine kurulmuş, yüzen duba-restoranlara  ulaşıyorsunuz.  Masanız lagünün tam üstünde , mum ışığındasınız. Ve sonra o oluyor. Garsonumuzun ‘Johnny’  dediği, tesisin maskotu olan küçük bir resif köpekbalığı, masamızın altından sakince süzülerek geçti. O an, o ambiyans… İşte “en iyi” listemin son ve en unutulmaz anısı buydu.   

Sonuç: Sizin “En İyi” Bungalovunuz Hangisi?

İşte benim “en iyi bungalov evler” listem bu. Gördüğünüz gibi, “en iyi” bazen Maldivler’de bir kaydırak , bazen Rize’de dere sesi , bazen de Sapanca’da sıcacık bir jakuzi  olabiliyor.   

Deneyimlerime göre, mükemmel kaçış  sizin ne aradığınızla ilgili. Önemli olan o ilk adımı atmak ve o “yeniden bağlanma”  anını bulmak.   

Daha fazla bungalov deneyimi ve Türkiye’nin saklı cennetleri için bungalow.com.tr‘yi takipte kalın. Sizin favori bungalovunuz neresi? Yorumlara yazın, belki bir sonraki maceram orası olur!

Yorumlar